Veride AI ve sürdürülebilirlik devri

Dünyanın önde gelen veri depolama, enerji yönetimi ve otomasyon şirketlerinden Fransız Schneider Electric, İspanya’nın Barselona şehrinde düzenlediği basın etkinliğinde sürdürülebilirlik ve yapay zeka alanındaki yeni gelişmeleri anlattı. Biz de Habertürk olarak şirketin Barselona’daki veri depolama ürünleri fabrikasında düzenlediği özel etkinlikte gelişmeleri takip ettik.

Schneider Electric burada yapay zeka (AI) destekli veri merkezlerinin geleceğine dair vizyonunu basın mensuplarıyla paylaştı. Etkinlikte, şirketin enerji verimliliğini optimize etme, karbon emisyonlarını azaltma ve operasyonel dayanıklılığı artırma konusundaki taahhüdü ön plana çıktı.

Fransız şirket, veri merkezlerinin sürdürülebilir bir şekilde çalışmasını sağlamak amacıyla enerji verimliliğini artırma, karbon emisyonlarını azaltma ve operasyonel dayanıklılığı artırma konularında kararlılığını vurguladı. Şirket, bu hedeflere ulaşmak için endüstri iş birliklerine aktif olarak katıldığını ve Altyapı Masonları İklim Anlaşması’nın kurucu üyesi olduğunu belirtti.

Etkinlikte ayrıca, Schneider Electric’in yapay zeka destekli iş yüklerini desteklemek için yeni fiziksel altyapı tasarım zorluklarını ele alan bir kılavuz yayınladığı duyuruldu. “Yapay Zeka Devrimi: Veri Merkezi Tasarımı İçin Zorluklar ve Rehberlik” başlıklı bu beyaz kitap, şirketlerin veri merkezlerinde yapay zekayı en üst düzeyde kullanmalarına yardımcı olacak kapsamlı bir yol haritası sunuyor.

Geçtiğimiz yıl, Yapay Zeka (AI), 1990’ların sonlarındaki internetin hızlı ve dönüştürücü yükselişini andıran dijital bir rönesans gibi ilerledi. Endüstrileri devrim niteliğinde değiştirdi ve günlük yaşamlarımızı olağanüstü bir hız ve etkiyle yeniden tanımladı. AI’nın etkisi önümüzdeki yıllarda daha da büyüyecek. Nitekim, 2023 yılında üretken AI’ya yapılan yatırımlar 25,2 milyar dolara ulaştı, bu rakam 2022’de yapılan yatırımların neredeyse dokuz katı. Bu aynı zamanda 2019’da görülen fonlamanın yaklaşık 30 katı, Stanford Üniversitesi’nin AI Endeksi raporunda vurgulandığı gibi.

AI’nın büyümesi, veri merkezi şirketlerine yenilik yapma, hizmet yelpazelerini genişletme ve AI destekli uygulamalar ve işletmelerin gelişen ihtiyaçlarına cevap verme fırsatları sunuyor. AI teknolojilerini benimseyerek ve altyapılarını ve operasyonlarını buna göre uyarlayarak, veri merkezleri AI’nın çeşitli sektörlerde daha geniş çapta benimsenmesini ve başarısını sağlamakta kritik bir rol oynuyor.

Ancak yapay zeka şu anda 4,3GW veri merkezi gücü gerektiriyor. 2028 yılına kadar 18GW’a ulaşması öngörülen bu artış, mevcut veri merkezi güç talebi büyüme oranlarını aşarak, veri merkezi oyuncuları için kapasite ve sürdürülebilirlik zorlukları sunuyor. Veri merkezleri, AI destekli uygulamaların gelişen güç ihtiyaçlarını etkili ve sürdürülebilir bir şekilde karşılamak için uyum sağlamalıdır.

AI, geleceğin veri merkezlerini gerektirir. Bu, mevcut veri merkezleri için sadece bir ek uygulama değildir; özel (Bilgi Teknolojileri) BT altyapısı, güç ve soğutma sistemleri dahil olmak üzere temelde farklı bir mimari gerektiriyor.

Yapay zeka iş yüklerinin, geleneksel veri merkezi iş yüklerinden iki ila üç kat daha hızlı büyüyeceğini ve 2028 yılına kadar tüm veri merkezi kapasitesinin %15 ila %20’sini temsil edeceğini öngörüyoruz. Daha fazla iş yükü de kullanıcıların yakınındaki uç noktalara taşınmaya başlayacak.

Büyük Dil Modellerini (LLM’ler) eğitmek, genellikle binlerce Grafik İşlem Biriminin (GPU) birlikte çalışmasını gerektirir. Büyük AI kümelerinde, küme boyutu yaklaşık 1 MW ila 2 MW olup, raf yoğunlukları GPU modeline ve miktarına bağlı olarak 25 kW ila 120 kW arasında değişir. Bu özellikler, raf güç yoğunluğunu önemli ölçüde etkiliyor.

Şu anda, çoğu veri merkezi yalnızca yaklaşık 10 ila 20 kW’lık tepe raf güç yoğunluklarını destekleyebilmektedir. Bir AI kümesinde her biri 20 kW’ı aşan onlarca veya yüzlerce rafın konuşlandırılması, veri merkezleri için önemli altyapı zorlukları sunabilir.

Schneider Electric basın etkinliğinde verdiği bilgilerde, “Son zamanlarda NVIDIA ile iş birliği yaparak, uç AI ve dijital ikiz teknolojilerinde ilerlemeleri mümkün kılan veri merkezi altyapısını devrim niteliğinde değiştirdik. O zamandan beri, mevcut bir tesise AI kümeleri eklemek isteyen veri merkezi operatörleri için üç retrofit referans tasarımı başlattık. Ayrıca, AI kümeleri için özel olarak tasarlanmış bir BT alanı inşa etmek isteyen operatörler için ölçeklenebilir yeni bir tasarım tanıttık. Bu tasarımlar, veri işleme, mühendislik simülasyonu, elektronik tasarım otomasyonu, bilgisayar destekli ilaç tasarımı ve üretken AI dahil olmak üzere çeşitli uygulamalar için optimize edilmiştir.

AI iş yüklerinin gelişen taleplerini karşılayarak, bu referans tasarımlar, NVIDIA’nın hızlandırılmış hesaplama platformunu veri merkezlerine entegre etmek için sağlam bir çerçeve sağlayacak, performansı, ölçeklenebilirliği ve sürdürülebilirliği artıracaktır.” ifadelerini kullandı.

Schneider Electric, yapay zeka (AI) teknolojilerini kullanarak enerji yönetimi ve endüstriyel otomasyon alanlarında devrim yaratıyor. Şirketin EcoStruxure™ platformu, binalardan veri merkezlerine, altyapıdan endüstriye kadar geniş bir yelpazede AI tabanlı çözümler sunuyor.

Binalarda AI: Schneider Electric’in AI çözümleri, binalarda termal modelleme, HVAC yönetimi, elektrik yük yönetimi ve bina otomasyonu gibi alanlarda kullanılıyor. Bu sayede enerji verimliliği artırılırken, işletme maliyetleri düşürülüyor.

Veri Merkezlerinde AI: Veri merkezlerinde akıllı soğutma, canlı sensör verileri, öngörücü analizler ve akıllı alarmlar gibi AI tabanlı çözümler, operasyonel verimliliği ve güvenilirliği artırıyor.

Endüstride AI: Endüstriyel uygulamalarda, kritik kalite parametrelerinin yönetimi, stok yönetimi, otomatik görsel denetim ve endüstriyel güvenlik gibi alanlarda AI kullanılıyor. Ayrıca, “kendini iyileştiren” tedarik zinciri çözümleri ile operasyonel kesintiler en aza indiriliyor.

Altyapıda AI: Altyapı çözümlerinde, AI tabanlı öngörücü bakım ve anomali tespiti ile sistemlerin dayanıklılığı artırılıyor. Bu sayede, altyapı sistemlerinin kesintisiz çalışması sağlanıyor.

Mikrogrid ve Yenilenebilir Enerji: Mikrogrid çözümlerinde AI, elektrik talep ve arz yönetimini optimize ederek, enerji kaynaklarının verimli kullanılmasını sağlıyor. Yenilenebilir enerji ve elektrikli araç şarj çözümlerinde ise AI, veri tabanlı kararlar alınmasına ve talep zirvelerinin yönetilmesine yardımcı oluyor. Schneider Electric’in AI çözümleri, enerji ve sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmada müşterilerine önemli avantajlar sunuyor. Şirketin AI Hub’ı, bu çözümleri daha da ileriye taşıyarak, enerji verimliliği, iş sürekliliği ve sürdürülebilirlik alanlarında yeni standartlar belirliyor.